Ortalık toz duman puslu havalar
Meydana salınmış deli danalar
Eyvah tilkiler tazıyı kovalar
Ümmet birlik,beraberlik der Ya Rab,
Müslümanlara izzet,kudret ver Ya Rab...!
Kritik virajlardan dönüyoruz
Günah,gıybet kışında donuyoruz
Soğuk soğuk terleyip yanıyoruz
Üstümüze zulmet indirme Ya Rab...!
İslâmın nurunu söndürme Ya Rab...!
Çolaklar,topallar kör döğüşünde
Kargalar kartal olurmuş düşünde
Bes bereket yok esnafın işinde
Fitne ateşin yaktırma Ya Rab..!
Boynumuz bükük bıraktırma Ya Rab...!
Develer gezer devletin damında
Nice derin kuyular var zeminde
Bilinmez,kimin eli kimin cebinde
Aklımız başımıza aldır Ya Rab...!
Din-(i) İslâmı ayağa kaldır YaRab..!
Sevrci,Montröcü,Mondoroscular var
Arka planda bekler Lozancılar
Seksen yıldır boynumuz bükük korlar
Mü'minin istediği izzet Ya Rab...
Gösterme şu ümmete zillet Ya Rab...!
Şom ağızlılar der ki:"Devlet batmış
Direkler devrilmiş,gemi yan yatmış
Borsalar çökmüş,ekonomi bitmiş"
Fırsatçılara imkan verme Ya Rab..!
Mazlumu Cehenneme sürme Ya Rab...!
Hainler var bu işin arkasında
Kürek çeker haç-hilal kavgasında
Arz-ı mevut çizili hırkasında
Vallahi şu vicdanlarımız harap
İmdat eyle,ümmeti dirilt Ya Rab...!
Şu yolda edepsizler yürümekte
Hak,hukukun defteri dürülmekte
Haysiyet,onur,şeref can vermekte
Dilersen verirsin hidayet Ya Rab...
Yalvarır Ümmet,i Muhammed Ya Rab...!
Üç kuruşa şerefini satarlar
Zevkten dört köşe,ters takla atarlar
Üstelik kulağın,burnun tutarlar
Küfrü muradına erdirme Ya Rab...!
Ümmete eziyet gördürme Ya Rab..!
Yalan dolan,oyun içinde oyun
Daha neler varsa ortaya koyun
Aaah !Rezil siyaset, devrilsin boyun
Mazluma kelepçe taktırma Ya Rab...!
Ümmeti ardından baktırma Ya Rab...!
Oyunlar,tuzaklar boşa çıkacak
Yiğitler kalkacak alem bakacak
Sular yine kaynağından akacak
Kirli oyunları tutmasın Ya Rab...!
İslâmın güneşi batmasın Ya Rab...
Korkma Allah'ında hesabı var
Mü'min Hak'ka havale eder,susar
Ümmet-i Muhammed'in duası var
Şaşkın kullarını azdırma Ya Rab...!
N'olur ayağımız kaydırma Ya Rab...!
Zeyrek TATLIBADEM-NUR ŞAİRİ 28.18.2013
BESNİ'Yİ ÖKSEDİM- 2
Pazarda yoğurtla, pendir (*) satanlar
Yandık ayranına az su katanlar
Kaçak tütün içip de laf atanlar
Bakırcılar çarşısını öksedim...
Esnafın şaka,ahkem (*) etmesni
Birbirinin şapka kaldırmasını
"Döyüs,döyüs.."diye güldürmesini
Oynadığı dominesini öksedim...
Nahşe (*)omuzlarda mezara kadar
Duyan eş dost kalabalık gider
"Deyin ki Allah rahmet eyleyee.!." der
Üç,yedi taziyesini öksedim...
Ahır damına kıl kilim açmayı
Tut gölgesinde kendimden geçmeyi,
Hangilden ayranı tasla içmeyi
Elimle ağzımı silmeyi öksedim...
Kepek yastık yumuşak,hışırdardı
Başım kor yatar,hoşuma giderdi
Anamda sacda bazlama ederdi
Közde isot pişirmesini öksedim....
Pendirli ekmek,etli çüüddesini,
İsot,tamatos pişen tenekesini
Gelinbacımın o basallasını
Kazandan kelle çalmasını öksedim...
Eskiden anamız izar(*)giyerdi
Hamama gider cıvık çüüdde yerdi
Yıkanır,kırklanır "ışkına." derdi (*)
Curunlarda çimmesini öksedim...
İlikliydi naylon ayakkabımız
Yamalıydı pantalon,çorabımız
Yayan yürürdük yoktu arabamız
Taa Aşaşehre gitmeyi öksedim..(*)
Besni'den uzak kalmak,ayrılmak zor
Üç yılda,beş yılda gelenlere sor
Gözlerim nemlenmiş Süpane diyor
Bağda üzüm kesmesini öksedim....
Zeyrek TATLIBADEM--NUR ŞAİRİ -GAZİANTEP
0 536 642 44 02
Pendir:Peynir
Ahkem:Yarenlik,şakalaşma
Nahşe:Eskiden omuzlarda cenaze taşmak için kollu ağaçtan taşıma aleti
İzar:Kara çarşaf
ışkına:Sıhhatlar olsun,anlamında deyim
Aşağı şehir:Eski Besni
Süphane:Besnide yazın göülen bağ evlerinin bulunduğu mekan.
Şiir Besni ağzıyla yazılmaya çalışıldı. BESNİ'Yİ ÖKSEDİM 1 le birlikte okunursa anlam bütünlüğü olur.
Yandık ayranına az su katanlar
Kaçak tütün içip de laf atanlar
Bakırcılar çarşısını öksedim...
Esnafın şaka,ahkem (*) etmesni
Birbirinin şapka kaldırmasını
"Döyüs,döyüs.."diye güldürmesini
Oynadığı dominesini öksedim...
Nahşe (*)omuzlarda mezara kadar
Duyan eş dost kalabalık gider
"Deyin ki Allah rahmet eyleyee.!." der
Üç,yedi taziyesini öksedim...
Ahır damına kıl kilim açmayı
Tut gölgesinde kendimden geçmeyi,
Hangilden ayranı tasla içmeyi
Elimle ağzımı silmeyi öksedim...
Kepek yastık yumuşak,hışırdardı
Başım kor yatar,hoşuma giderdi
Anamda sacda bazlama ederdi
Közde isot pişirmesini öksedim....
Pendirli ekmek,etli çüüddesini,
İsot,tamatos pişen tenekesini
Gelinbacımın o basallasını
Kazandan kelle çalmasını öksedim...
Eskiden anamız izar(*)giyerdi
Hamama gider cıvık çüüdde yerdi
Yıkanır,kırklanır "ışkına." derdi (*)
Curunlarda çimmesini öksedim...
İlikliydi naylon ayakkabımız
Yamalıydı pantalon,çorabımız
Yayan yürürdük yoktu arabamız
Taa Aşaşehre gitmeyi öksedim..(*)
Besni'den uzak kalmak,ayrılmak zor
Üç yılda,beş yılda gelenlere sor
Gözlerim nemlenmiş Süpane diyor
Bağda üzüm kesmesini öksedim....
Zeyrek TATLIBADEM--NUR ŞAİRİ -GAZİANTEP
0 536 642 44 02
Pendir:Peynir
Ahkem:Yarenlik,şakalaşma
Nahşe:Eskiden omuzlarda cenaze taşmak için kollu ağaçtan taşıma aleti
İzar:Kara çarşaf
ışkına:Sıhhatlar olsun,anlamında deyim
Aşağı şehir:Eski Besni
Süphane:Besnide yazın göülen bağ evlerinin bulunduğu mekan.
Şiir Besni ağzıyla yazılmaya çalışıldı. BESNİ'Yİ ÖKSEDİM 1 le birlikte okunursa anlam bütünlüğü olur.
İMAN DERSİ
Bir çekirdek,bir tohum,bir de yaprak,
Neyi görsem iman dersi veriyor.
Dalda leziz,tatlı meyveye bak,
Hele kokla iman dersi veriyor...
İnsan yeme,içme,uyuma düşler,
Seherin vaktinde ötüşür kuşlar,
Kendi lisanında zikire başlar,
Yanık sesi iman dersi veriyor...
Şu kainat önüne serilince,
İbret olmalı çalışkan karınca,
"Öldüm,bittim."der insan yorulunca,
Gece,gündüz iman dersi veriyor...
Aç gözün,kulağın daha neler var,
Uçan,kaçan,yürüyen şu hayvanlar,
Birbirin kovalar,rızkın arar,
Dağlar,taşlar iman dersi veriyor...
Karışmaz birbirine hiç tohumlar,
Binbir çeşit otlar topraktan çıkar,
Yağmur,soğuk derken kışın yağar kar,
İlkbaharda iman dersi veriyor...
Pirenin midesi,sineğin gözü,
Arının peteğinde balın özü,
Benzemez hiç kimsenin parmak izi,
İncelersen iman dersi veriyor...
Farklıdır bak insanoğlunun eli ,
Ayrı ayrıdır rengi,gözü,dili,
Kadın ,erkek dersen sesinden belli,
Şu vücudun iman dersi veriyor..
Kafatası;beyin içinde saklı,
Aç bakalım görecek misin aklı ?
Kulaklar yanda,göz,burun ekli,
Hepsi etten,iman dersi veriyor....
NUR ŞAİRİ Zeyrek TATLIBADEM 13 12 2013
Neyi görsem iman dersi veriyor.
Dalda leziz,tatlı meyveye bak,
Hele kokla iman dersi veriyor...
İnsan yeme,içme,uyuma düşler,
Seherin vaktinde ötüşür kuşlar,
Kendi lisanında zikire başlar,
Yanık sesi iman dersi veriyor...
Şu kainat önüne serilince,
İbret olmalı çalışkan karınca,
"Öldüm,bittim."der insan yorulunca,
Gece,gündüz iman dersi veriyor...
Aç gözün,kulağın daha neler var,
Uçan,kaçan,yürüyen şu hayvanlar,
Birbirin kovalar,rızkın arar,
Dağlar,taşlar iman dersi veriyor...
Karışmaz birbirine hiç tohumlar,
Binbir çeşit otlar topraktan çıkar,
Yağmur,soğuk derken kışın yağar kar,
İlkbaharda iman dersi veriyor...
Pirenin midesi,sineğin gözü,
Arının peteğinde balın özü,
Benzemez hiç kimsenin parmak izi,
İncelersen iman dersi veriyor...
Farklıdır bak insanoğlunun eli ,
Ayrı ayrıdır rengi,gözü,dili,
Kadın ,erkek dersen sesinden belli,
Şu vücudun iman dersi veriyor..
Kafatası;beyin içinde saklı,
Aç bakalım görecek misin aklı ?
Kulaklar yanda,göz,burun ekli,
Hepsi etten,iman dersi veriyor....
NUR ŞAİRİ Zeyrek TATLIBADEM 13 12 2013
BENİM NOSTALJİM
Besni'de eski günlerimi andım,
Gece uykum kaçtı dört yana döndüm,
Gözüm yumunca oradayım sandım,
Evvel fistan giyer oynardık...
On sekiz kulaçlık kuyumuz vardı,
Suyu soğuk, konu komşu doyardı,
Herkes kıllı kız var diye korkardı, (*)
Gece etrafına pısar oynardık...
Kuyunun başında sokumuz vardı,
Komşular tokmakla döğme döğerdi,
Çok ses etsek Güccana (*) hep kovardı,
Hoplar,zıplar yere düşer oynardık...
Teşt içinde anam bizi yıkardı,
Ortuçla (*)ocağın altın yakardı,
Püff eder,duman gözüne kaçardı,
Kille yunduk diye şişer, oynardık...
Oyunlar:Şaka,pip,üçtaş,çonaydı,
Gülle,küşküş,öküzlü en sonaydı,
Gece elimize yakılan kınaydı,
Geçmiş ne güzeldi,şaşar oynardık...
Kırık süllümün ayağı çakılırdı,
Torak dama çıkılıp bakılırdı,
Bulgur kazanının altı yakılırdı,
Döğmeç için külü eşer oynardık..
Payamla,mahlep,dağ çayı ilaçtı,
Yörepler çiğdem,yemişen alıçtı,
Hafız arı inin dağıtıp kaçtı,
Gün yetmez,karanlık basar oynardık...
Ümmanam "Hoşanam." der,süt sağardı,
Gümbür gümbür sabah yandık yayardı,
Biraz ekmeğe kereyağ (*)koyardı,
O harman yerinde koşar,oynardık...
Payamı,fıstığı dama sererdi,
Bir avuç fos verir beni severdi (*)
Anam curunda üzüm depelerdi,
Kazanlarda bastık pişer, oynardık...
Güz gelince payam,fıstık toplanır,
Sırık elde daldan dala hoplanır,
Yere yaprak dolar,kuzu seplenir,
Başak (*)yapar,üçer,beşer oynardık...
çoluk çocuğun adı uşaklardık,
Karga kaşıkla bastık kaşıklardık,
Bağlar savulunca bağ başaklardık,
Arada,sırada küse,oynardık...
Evimiz torak damlı,hasirsizdi,
Yağmurda akar,kışa tesirsizdi,
Yaz sıcağında serin,kusursuzdu,
Yavan yaşşık mutlu yaşar,oynardık...
Zeyrek TATLIBADEM (NUR ŞAİRİ)
pısar:yere çömelme.
Güccana:100 yaşlarında akrabamız bir kadın.
Ortuç:Asma ,bağ çırpıları..
Kereyağ:Tereyağı
Kıllı kız:çocuklar kuyuya eğilip bakmasınlar diye uydurulmuş isim.
Fos:Suya vurulmamış dolusu,boşu belirsiz yaş fıstık
Başak:Badem,fıstık ağaçları silkelenir,toplanır.Sağa sola ve toprağa karışmış olanları aramak .Bizim olurdu.
Şiirde geçen bazı kelimeler,isimler Besni dilinde kullanılmaktadır.
Gece uykum kaçtı dört yana döndüm,
Gözüm yumunca oradayım sandım,
Evvel fistan giyer oynardık...
On sekiz kulaçlık kuyumuz vardı,
Suyu soğuk, konu komşu doyardı,
Herkes kıllı kız var diye korkardı, (*)
Gece etrafına pısar oynardık...
Kuyunun başında sokumuz vardı,
Komşular tokmakla döğme döğerdi,
Çok ses etsek Güccana (*) hep kovardı,
Hoplar,zıplar yere düşer oynardık...
Teşt içinde anam bizi yıkardı,
Ortuçla (*)ocağın altın yakardı,
Püff eder,duman gözüne kaçardı,
Kille yunduk diye şişer, oynardık...
Oyunlar:Şaka,pip,üçtaş,çonaydı,
Gülle,küşküş,öküzlü en sonaydı,
Gece elimize yakılan kınaydı,
Geçmiş ne güzeldi,şaşar oynardık...
Kırık süllümün ayağı çakılırdı,
Torak dama çıkılıp bakılırdı,
Bulgur kazanının altı yakılırdı,
Döğmeç için külü eşer oynardık..
Payamla,mahlep,dağ çayı ilaçtı,
Yörepler çiğdem,yemişen alıçtı,
Hafız arı inin dağıtıp kaçtı,
Gün yetmez,karanlık basar oynardık...
Ümmanam "Hoşanam." der,süt sağardı,
Gümbür gümbür sabah yandık yayardı,
Biraz ekmeğe kereyağ (*)koyardı,
O harman yerinde koşar,oynardık...
Payamı,fıstığı dama sererdi,
Bir avuç fos verir beni severdi (*)
Anam curunda üzüm depelerdi,
Kazanlarda bastık pişer, oynardık...
Güz gelince payam,fıstık toplanır,
Sırık elde daldan dala hoplanır,
Yere yaprak dolar,kuzu seplenir,
Başak (*)yapar,üçer,beşer oynardık...
çoluk çocuğun adı uşaklardık,
Karga kaşıkla bastık kaşıklardık,
Bağlar savulunca bağ başaklardık,
Arada,sırada küse,oynardık...
Evimiz torak damlı,hasirsizdi,
Yağmurda akar,kışa tesirsizdi,
Yaz sıcağında serin,kusursuzdu,
Yavan yaşşık mutlu yaşar,oynardık...
Zeyrek TATLIBADEM (NUR ŞAİRİ)
pısar:yere çömelme.
Güccana:100 yaşlarında akrabamız bir kadın.
Ortuç:Asma ,bağ çırpıları..
Kereyağ:Tereyağı
Kıllı kız:çocuklar kuyuya eğilip bakmasınlar diye uydurulmuş isim.
Fos:Suya vurulmamış dolusu,boşu belirsiz yaş fıstık
Başak:Badem,fıstık ağaçları silkelenir,toplanır.Sağa sola ve toprağa karışmış olanları aramak .Bizim olurdu.
Şiirde geçen bazı kelimeler,isimler Besni dilinde kullanılmaktadır.
NEREDE BESNİLİM
Ökseyip de merakta kalanlara,
Yaşı elli altmışta olanlara,
Sözüm eski Besni'yi bilenlere,
Ata mezarın nerede Besnilim...?
Bir çoğunuz Antep'e göç ettiniz,
Taa İstanbul'a,Uşak'a gittiniz,
Bizi gözden mi çıkarıp attınız ?
Şirin dillerin nerede Besnilim..?
Öksüz koydun mancıklı kalayı,
Kim viran etti Kızılcaobayı ?
Ziyaret ettn mi Hellobabayı ?
Camiler hanlar nerede Besnilim ?
Kışa yakacaktı çalı çırpımız,
Gıcırdar açılırdı çatal kapımız,
Kara şorayla büyüdük hepimiz,
Basallayı sor,nerede Besnilim ?
Acılı etli çüüdde yakardı,
İçtiğiimiz ayran tastan akardı,
Yatarken bastıkla sucuk çıkardı,
Şire sandığın nerede Besnilim ?
Yazın fırındaki tavanını tadı,
Unuttun mu pendirli ekmek vardı,
Karcı Bekir karlı ayran satardı,
Üste ağ üzüm nerede Besnilim..?
Culfaların direzini kesilmiş,
Savanlarımız duvara asılmış,
Halfenin şeerdin sesi kısılmış,
O cakırtılar nerede Besnilim...?
Basimet var çağaların elinde,
Gelinbacımın bohçası kolunda,
Hamama gider Mizmeken yolunda,
Meydan Hamamı nerede Besnilim ?
Yıkılmış evler derenin yanında,
Dua ederdik Zeyvanın önünde,
Kumaş satmıyorlar bedesteninde,
Attar pazarın nerede Besnilim...?
Bağ evine,Süphane'ye göçerdik,
Ahır damlarına kilim açardık,
Pınarların gözünden su içerdik,
Yazılı hangil nerede Besnilim...?
Komşu komşuya cumalik verirdi,
Kim hasta,kim aç birbirin bilirdi,
Akşam herkes sekilere gelirdi,
Hanım bibiler nerede Besnilim...?
Bostan bozuldu,siyeci yıkıldı,
Heylik kurudu,kökü söküldü,
Ağaçlar kesildi yaprak döküldü,
Sor,HACI ZEYREK nerede Besnilim...?
NUR ŞAİRİ (Zeyrek TATLIBADEM...2013--GAZİANTEP)
Yaşı elli altmışta olanlara,
Sözüm eski Besni'yi bilenlere,
Ata mezarın nerede Besnilim...?
Bir çoğunuz Antep'e göç ettiniz,
Taa İstanbul'a,Uşak'a gittiniz,
Bizi gözden mi çıkarıp attınız ?
Şirin dillerin nerede Besnilim..?
Öksüz koydun mancıklı kalayı,
Kim viran etti Kızılcaobayı ?
Ziyaret ettn mi Hellobabayı ?
Camiler hanlar nerede Besnilim ?
Kışa yakacaktı çalı çırpımız,
Gıcırdar açılırdı çatal kapımız,
Kara şorayla büyüdük hepimiz,
Basallayı sor,nerede Besnilim ?
Acılı etli çüüdde yakardı,
İçtiğiimiz ayran tastan akardı,
Yatarken bastıkla sucuk çıkardı,
Şire sandığın nerede Besnilim ?
Yazın fırındaki tavanını tadı,
Unuttun mu pendirli ekmek vardı,
Karcı Bekir karlı ayran satardı,
Üste ağ üzüm nerede Besnilim..?
Culfaların direzini kesilmiş,
Savanlarımız duvara asılmış,
Halfenin şeerdin sesi kısılmış,
O cakırtılar nerede Besnilim...?
Basimet var çağaların elinde,
Gelinbacımın bohçası kolunda,
Hamama gider Mizmeken yolunda,
Meydan Hamamı nerede Besnilim ?
Yıkılmış evler derenin yanında,
Dua ederdik Zeyvanın önünde,
Kumaş satmıyorlar bedesteninde,
Attar pazarın nerede Besnilim...?
Bağ evine,Süphane'ye göçerdik,
Ahır damlarına kilim açardık,
Pınarların gözünden su içerdik,
Yazılı hangil nerede Besnilim...?
Komşu komşuya cumalik verirdi,
Kim hasta,kim aç birbirin bilirdi,
Akşam herkes sekilere gelirdi,
Hanım bibiler nerede Besnilim...?
Bostan bozuldu,siyeci yıkıldı,
Heylik kurudu,kökü söküldü,
Ağaçlar kesildi yaprak döküldü,
Sor,HACI ZEYREK nerede Besnilim...?
NUR ŞAİRİ (Zeyrek TATLIBADEM...2013--GAZİANTEP)
AĞLAR GARDAŞIM
Gizli ekilmiş nifak tohumları,
Har oldu,kurudu bağlar gardaşım...
Üçer,beşer cahiliye putları,
Her gün önümüze çıkar gardaşım...
Yad eller kışkırtır,yarayı deşer,
Şer kokuyor beyanatlar,manşetler,
Yorumlar yangına körükle gider,
Düşman sevinir dost ağlar gardaşım...
Bu nedir,nerden çıktı gürültü?
Gıcık verir boğazdaki hırıltı,
Usandırır,bezdirir şu zırıltı,
Bu yükü götüremez dağlar gardaşım...
Nerden geldik,gidişimiz nereye?
Kirli suları taşıdık dereye,
Abim bilir,şeyh bilir diye diye,
Müritler elimiz bağlar gardaşım...
Leş kargalarının sesi duyulur,
Teknemiz su aldı,altı oyulur,
Fitne kazanı ocağa konulur,
İfrat,tefrit suyu kaynar gardaşım...
Münafık yeli kasırgaya döndü,
Ayazlar üşüdü,geceler dondu,
Yıkık viraneye baykuşlar kondu,
Çakallar ulur,kurt oynar gardaşım...
Nifak yakışır mı ehl-i imana ?
Ah (ı) efganlar çıkar asumana,
Nev-i beşer herc ü merc bak dumana,
Cehennem ateşi yanar gardaşım...
Atma taşı suyun gözü bulanır,
Şer odakları arkamız dolanır,
Gönül isterse orta yol bulunur,
Yarın bu acı da diner gardaşım...
Düşünen zillet içine girer mi ?
Ehl-i iman küfre fırsat verir mi ?
Kardeş kardeşi düşman görür mü ?
Kıştan sonrası ilkbahar gardaşım...
Ahir zaman;Süfyan'ın decalları,
Azdı kudurdu nifak zındıkları,
Kuruyaydı o kökleri,dalları,
Her yere uzanır eller gardaşım...
İşin içinde başka oyunlar var,
Derinlerde birinin parmağı var,
Burnun sokar,karştırır,parçalar,
Bitip tükenmez şeytanlar gardaşım..
Burnuma geliyor pis kokular,
"DİYALOG" Der Vatikan'da papalar,
Zihinler bulanık,gazel okurlar,
Kim kimin gözün boyar gardaşım ?...
Cehennem odu herkese dokunur,
Esameniz "Zalim." diye okunur,
Sanmayın ki zulmle abad olunur,
Keser döner sap da döner gardaşım...
Sakın bindiğiniz dalı kesmeyin,
Yüksek tepeden gürleyip esmeyin,
Vazgeçin,gücenmeyin,küsmeyin,
Yüce Kur'ân'da ayet var gardaşım...
Uhuvet-i İslâmiye davamız,
Olmalıdır,siperimiz,kalemiz,
Hiddet,hırs,tamah kadim düşmanımız,
Bu ümmet hesabın sorar gardaşım....
Alfabe içine ALLAH gireydi,
Harfler yeşerip dal,yaprak vereydi,
Fizik,kimya,mantık ALLAH diyeydi,
BEDİÜZZAMAN'da yaşar (dı) gardaşım...
SAİD-İ NURSİ de coşar (dı) gardaşım...
Zeyrek TATLIBADEM (NUR ŞAİRİ)
Har oldu,kurudu bağlar gardaşım...
Üçer,beşer cahiliye putları,
Her gün önümüze çıkar gardaşım...
Yad eller kışkırtır,yarayı deşer,
Şer kokuyor beyanatlar,manşetler,
Yorumlar yangına körükle gider,
Düşman sevinir dost ağlar gardaşım...
Bu nedir,nerden çıktı gürültü?
Gıcık verir boğazdaki hırıltı,
Usandırır,bezdirir şu zırıltı,
Bu yükü götüremez dağlar gardaşım...
Nerden geldik,gidişimiz nereye?
Kirli suları taşıdık dereye,
Abim bilir,şeyh bilir diye diye,
Müritler elimiz bağlar gardaşım...
Leş kargalarının sesi duyulur,
Teknemiz su aldı,altı oyulur,
Fitne kazanı ocağa konulur,
İfrat,tefrit suyu kaynar gardaşım...
Münafık yeli kasırgaya döndü,
Ayazlar üşüdü,geceler dondu,
Yıkık viraneye baykuşlar kondu,
Çakallar ulur,kurt oynar gardaşım...
Nifak yakışır mı ehl-i imana ?
Ah (ı) efganlar çıkar asumana,
Nev-i beşer herc ü merc bak dumana,
Cehennem ateşi yanar gardaşım...
Atma taşı suyun gözü bulanır,
Şer odakları arkamız dolanır,
Gönül isterse orta yol bulunur,
Yarın bu acı da diner gardaşım...
Düşünen zillet içine girer mi ?
Ehl-i iman küfre fırsat verir mi ?
Kardeş kardeşi düşman görür mü ?
Kıştan sonrası ilkbahar gardaşım...
Ahir zaman;Süfyan'ın decalları,
Azdı kudurdu nifak zındıkları,
Kuruyaydı o kökleri,dalları,
Her yere uzanır eller gardaşım...
İşin içinde başka oyunlar var,
Derinlerde birinin parmağı var,
Burnun sokar,karştırır,parçalar,
Bitip tükenmez şeytanlar gardaşım..
Burnuma geliyor pis kokular,
"DİYALOG" Der Vatikan'da papalar,
Zihinler bulanık,gazel okurlar,
Kim kimin gözün boyar gardaşım ?...
Cehennem odu herkese dokunur,
Esameniz "Zalim." diye okunur,
Sanmayın ki zulmle abad olunur,
Keser döner sap da döner gardaşım...
Sakın bindiğiniz dalı kesmeyin,
Yüksek tepeden gürleyip esmeyin,
Vazgeçin,gücenmeyin,küsmeyin,
Yüce Kur'ân'da ayet var gardaşım...
Uhuvet-i İslâmiye davamız,
Olmalıdır,siperimiz,kalemiz,
Hiddet,hırs,tamah kadim düşmanımız,
Bu ümmet hesabın sorar gardaşım....
Alfabe içine ALLAH gireydi,
Harfler yeşerip dal,yaprak vereydi,
Fizik,kimya,mantık ALLAH diyeydi,
BEDİÜZZAMAN'da yaşar (dı) gardaşım...
SAİD-İ NURSİ de coşar (dı) gardaşım...
Zeyrek TATLIBADEM (NUR ŞAİRİ)
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)