ÜSTADIM

Bitlis-Hizan'da İsparit Karyesi,
Afyon,Kastamonu,Barla neresi,
Medreseyi Yusufiye adresi,
Zalimler anlamaz üstadım seni..

Zindanlar buz tutmuş, tecrit dar mı dar,
Sürgün,hapis biter sanmış itidar,
Tam otuzüç kere zehirlenme var,
Rabbim esirgedi üstadım seni..

Zulüm,işkence..Ne korktun,nu pustun,
Ne davandan vaz geçtin,ne de sustun,
Allah'a güvendin,Kur'ân'dır dostun,
Hep rahmetle andım  üstadım seni..

Zulüm edenlerin kalpleri kömür,
Seksen küsur yıl,bir çileli ömür,
Paslanır,çürürdün olsaydın demir,
İmanın yaşattı üstadım seni..

Yirmisekiz sene zindanlardasın,
Nur deryasında iman kurtaransın,
Ab-ı Alâ Hasan'ın (RA)devamısın,
Okuyup anladım üstadım seni...

Aza kanaat ,iktisat edersin,
Allah'ı tanımaksa iman dersin,
Kainatı okumaya gidersin,
Dağlar,taşlar bildi üstadım seni..

Dünya zevk(i) namına birşey tatmadın,
Gecelerin gündüz oldu yatmadın,
Gelen gidene kapın kapatmadın,
Görmeden özledim üstadım seni..

Bu asrın hastalığını bildirdin
Boşluğu yazdığın nurla doldurdun,
İman dersleriyle Allah'ı buldurdun,
Taam anlatamadım üstadım seni...


NUR ŞAİRİ (Zeyrek TATLIBADEM)






GECE TEHECCÜDE KALKALIM

"Ya Rab !" Dedim lütufuna sığındım,
Her an aklıma gelirsin Allah'ım...
Geceleri gizli gizli uğundum,
Bilirim boş çevirmezsin Allah'ım...

Her zaman arz-ı hâlimiz sanadır,
Şüphesiz yönümüz Sen'den yanadır,
Sönmeyen ışık ver hesap sonadır,
Zayıf kuların dayansın Allah'ım...

Sen her yerdesin,her yerde Sen varsın,
Sevgin cihanda her yerimi sarsın,
İnanmışım Sana ,kalbime girsin,
Yoktan var eden Sen'sin Allah'ım...

Yakınsın bize yakınlığını buyur,
Kelâmını duymayanlara duyur,
Duymayanlar,bilmeyenler uyur,
Gafil mü'minler uyansın Allah'ım...

Hep bocaladık gel gitler içinde,
Boşa yorulduk nedende,niçinde,
Kusur aradık başında,saçında,
Merhamet edecek Sen'sin Allah'ım...

Kup kuru dualar ruhumu uyutur,
Vesveseler şüpheleri büyütür,
Dünyalık kalmasın kalbimden götür,
Namazda gözler nemlensin Allah'ım...

Biz aciziz,halimiz sana ayan,
Dün ayrı isyan,bu gün ayrı isyan,
Artık kalmadı dizimizde derman,
Kaderimiz yazan Sen'sin Allah'ım...

Sen'sin ızdırabımızı dindirecek,
Sen'sin şirk ateşini söndürecek,
Kalbimize imanı indirecek,
Yaramız saracak Sen'sin Allah'ım...

Sen inayet etmezsen bize eğer,
Gücümüz yok şeytanın oku değer,
Ne verirsende hayırlısından ver,
"İsteyin vereyim." Dersin Allah'ım...

Vecde gelir bazan seherde yeller,
Bazan hislenir kasavetle eser,
Soğuklar hırpalar,ayazlar keser,
Kainat emrinde Sen'in Allah'ım...

Sen bizi mihnet diyarından uçur,
Cebr-i lütfiler tezgahından geçir
Nolur ab-ı hayat,zemzem içir,
Çığlığımızı duyarsın Allah'ım...

Ümit mumu söndü,sönmek üzere,
Nolur imanla girelim mezara,
Teheccüd namazımız al nazara,
Orda kapılar aralansın Allah'ım...

Günahtan korktuk, iki büklüm olduk,
Dünya,ukba,nefis çokta yorulduk,
Tecdidi imanla biz seni bulduk,
Son nefesimizde Sen'sin ALLAH'ım...

Seen varken yakışır mı biz kullara,
El açmışız,Sen kuvvet ver kollara,
Sana yalvarıyoruz dualarla,
Kabul edecek tek Sen'sin ALLAH'ım...


NUR ŞAİRİ (Zeyrek TATLIBADEM

AHVAL BUNDAN İBARET

Arz-ı hal edeyim yansın sineniz,
İşte durum,ahval bundan ibaret..
Siz söyleyin huzurlu mu haneniz ?
İşte durum,ahval bundan ibaret...

Birbirimizi hiç kandırmayalım
Başımızı öne indirmeyelim
Yalan yanlış çarkı döndürmeyelim
İşte durum,ahval bundan ibaret...

Bir anda renkten renge giriyoruz
Ak görünüp kara davranıyoruz
Marş çalıp ağıt mırıldanıyoruz
İşte durum,ahval bundan ibaret...

Güvenilmez olmuş insan sözüne
Kezzap dökülmüş ruhun gözüne
Zift sürülmüş çehresine,yüzüne
İşte durum,ahval bundan ibaret..

Çoğumuz hayatından bezgin,gafil
Ömrü bomboş,dünsüz,yarınsız,sefil
Her halimizle gösterişe kefil
İşte durum,ahval bundan ibaret...

Yaşantı köpük köpük heva heves
Zevk-ü sefaya tükenirken nefes
Rüyalar dolara,üroya endeks
İşte durum,ahval bundan ibaret...

Ruhlar mefluç,kalpler kötürüm,kirli
Davranışlar hep uçurum fikirli
Yaşantımız desem uçuk şekilli
İşte durum,ahval bundan ibaret..

Yollar kıvrılır meçhule uzanır
Nefis insanın sırtından kazanır
Yolcular menzile ulaştık sanır
İşte durum,ahval bundan ibaret...

Mazi karanlık,boş resim karesi
Aldatır rüyalar bilmem neresi
Masallardaki devle mi çaresi ?
İşte durum,ahval bundan ibaret...

Şu hayat şeker-şerbet gösterildi
Zehirler kase kase içirildi
Hep kısır döngülerden geçirildi
İşte durum,ahval bundan ibaret...

Gönle (gönül)cismani arzu yuva yapmış
Seni zamane cinler aldatmış
Simsiyah duman bahtları karartmış
İşte durum,ahval bundan ibaret...

Akraba,dost el olmuş hep yabancı
Makam sevgisi kıvrandıran sancı
Harut Marut'a sarılmış inancı
İşte durum,ahval bundan ibaret...

Sırtımıza balyozla vuruyoruz
Saltanat,mülk yok ötüyoruz
Süleymanlık rüyası görüyoruz
İşte durum,ahval bundan ibaret...

Paslanmış demir kapılı zindanlar
Taa dünden rayından çıkmış vicdanlar
Haramla dolup taşıyor cüzdanlar
İşte durum,ahval bundan ibaret...

İstikbal sis duman,yollar amansız
Kitleler şaşkın,yol kesen imansız
Aldananlar ise hadd-ü hesapsız
İşte durum ,ahval bundan ibaret...

Kalpleri şeytan oku delip geçti
Muhabbeti nasibi olan içti
Nice büyükler önden,uçtu
İşte durum,ahval bundan ibaret...


NUR ŞAİRİ (Zeyrek TATLIBADEM)

mefluç:Felç,kımıldayamaz.
Harut Marut:Bakara,l02 de geçen 2 melek.



Ne eksik ne fazla,caddelerin,sokağın resmini çektim 3-5 kare.Alınan alınsın,alınan şöyle silkelenip ayıksın kendine gelsin..NUR ŞAİRİ


MUCİZAT-I AHMEDİYE

Selam Kur'ân bahçesindeki güle
Müştakım Kur'ân şakıyan bülbüle
Salât-u selam mübarek Rasûle
Korkar titrer huzurunda beklerim,
Ey efendim sevgili peygamberim..

Beşer ki gaybı bilmekten yoksundu
Her gelen nebi sizden nişan sundu
Şit'ten İsmail'e pâk bir nur kondu
İşte benim mübarek peygamberim,
Ümmetin olmaya kaem ederim...

Ey kainât hocası fahr-i alem
Cemalinle dolar,şenlenir alem
Mucizelerin yazar nurlu kalem
Şanı yüce mübarek peygamberim
Sürünsem bile yolundan giderim..

Yürürken yolda taşlar selam verir
Ağaçlar kıvranır yanına gelir
O'nu yer,gök ehli hayvanat bilir
İşte gurur duyduğum peygamberim
Var mı acep arş gölgesinde yerim ?..

Vursa ayağın yerden su çkar
Çeşme olur on parmağından akar
Kaldırsa elin rahmet,yağmur yağar
Duası reddolmayan peygamberim
Hangi yüzle makamına gelirim...

Bereketlenir nere elin atsa
Kalbi hep zikreder uykuya yatsa
Karanlıklar nurlaşır güneş batsa
İşte bu inandığım peygamberim
Bu mucizat-ı Ahmediye derim...

Nerden geçse her şey selama başlar
Gölge yapar bulutlar,uçar kuşlar
Elinde zikri tesbih eder taşlar
Kutlu mu kutlu zat-ı peygamberim
Kaynağım O,her adapta rehberim...

Mesd etse eliyle kör gözler görür
Kırılan ayak iyileşir,yürür
Gelen dilsiz dillenir,şifa bulur
Bir ummandır sevgili peygamberim
Şifa Allah'tan O üstadım,pirim...

Küçük kapta orduya yemek pişer
Bir mübarek dua,bereket düşer
Herkes yer,içer yine dolar,taşar
İşte bu minval üzre peygamberim
Üstadımdan okur beyan ederim...

Mucize-i kudret,deme ki nolur
Avucunda taş,toprak bomba olur
Her bir zerre gider düşmanı bulur
Sabırlı,merhametli peygamberim
Kafire bile şefkatli önderim...

Duası bereketli,dua makbul
El açınca reddolmaz hemen kabul
Beddua etmez sebebin ara bul
ŞEFAAT EYLE SEVGİLİ PEYGAMBERİM,
Ümmetinden say,çoook ümi ederim..

NUR ŞAİRİ (ZEYREK Tatlıbadem)









                 ÂL-İ AB  AŞKINA


Gün bu gündür uyan nolur gafletten,
Ay Muharrem Âl-i abâ aşkına.
Yanıp tutuşmuşum hep cehaletten,
Bir su ver  şah-ı Hüseyin  aşkına..

Kerbelâ denince içim  burkulur
Kılıçlar  çarpışır,kollar yorulur
El,ayak,cansız bedenler savrulur
Nedir davanız Allah,Kur'ân  aşkına..

Can Fatıma'nın ciğer pareleri
Delik deşik olmuş sineleri
Al kızıl akmış,kanar yaraları
İmdat eyle şah-ı Merdan aşkına..

Kim derdi Kerbelâ'da kan akacak
Kim kimin yüzüne nasıl bakacak
Gözler ağlayacak,yürek yakacak
İnsafa gelin  peygamber aşkına.

Vermedi bir yudum suyu nadan
Nefistir    O  Yezid'i Yezid eden
Daha nice ağlasın mı deden ?
Allah deyin Âl-i abâ aşkına..

Kur'ân'ımızı okumaya başlayın
Tekrar Nebinin hayatın yaşayın
Yeniden asr-ı saadeti  düşleyin
yıkılsın putlar Kerbelâ  aşkına...


                 NUR ŞAİRİ   (Zeyrek TATLIBADEM)

ÇOK YAZIK OLUR


Kainat kitabını okumadan
Gidersen dünyadan çok yazık olur...
Sayfaların çevirip okumadan
Bilmezsen Rabbini çok yazık olur...

"Lehü mülkü"Terennüm et dilinde
Kainat O'nun,mülk O'nun elinde
Tanıyıp iman et kendi halinde
Tanımadan gidersen çok yazık olur...

El,ayak,göz,kulakla duyuran
Eşrefi mahlukat diye ayıran
Seni yedirip,içirip ,doyuran
Allah!..Allah!...Demezsen yazık olur...

Yedi kat gök,direksiz yaratanı
Ay,güneş,yıldızlarla donatanı
Gündüzleri geceyle karartanı
Anlamadan gidersen çok yazık olur...

Zor olan proplemleri O çözer
Gece karanlığında aklın süzer
Her türlü nimeti önüne dizer
Şükretmez gidersen çok yazık olur...

Kainat mimarı;O'nun kuluyuz
Ammaa dünya sevgisiyle doluyuz
Tanıyıp bilmezsek sağken ölüyüz
Putların kırmazsan çok yazık olur...

O kendin size sevdirmek istiyor
Yüce zatın tanıttırmak istiyor
Kalu belâ..Hatırlatmak istiyor
Unutursan sözün çok yazık olur...



NUR ŞAİRİ (Zeyrek TATLIBADEM)





DAYIMIN OĞLU


Yaşın geldi geçer dayımın oğlu,
Dinlersen sözüm,sitemim sanadır.
Unutma ahreti dayımın oğlu,
Hesap,kitap,terazi sonundadır.

Haram lokma gelir nefsin yener
Boğazdan geçer mideye iner
Kulaktan girip çıkar göze döner
Hakikati görmediğin bundandır.

Birgün bayram birgün düğün edersin
Bir daha bir daha,hep bana dersin
Cepsiz kefene sarılır gidersin
Gözün geçmez doymadığın bundandır..

Üçü beş,beşi on ederim,,derken
Ver Allah'ım ver,haram,helal yerken
İbadetsiz ömür uçar giderken
Hiç rahatsız olmadığın bundandır..

Öksüz,yetim,garibi tanımazsın
Ölmüş kalmış acısına yanmazsın
Kibir var seviyesine inmezsin
Gözyaşını silmediğin bundanır..

"ALLAH!" De ki kalbin şeytan taşlaya
Tövbe,istiğfarla işe başlaya
Paslanmış günah işleye işleye
Namazdan zevk almadığın bundandır...

NUR ŞAİRİ Zeyrek TATLIBADEM
zeyrektatlibadem027@hotmail.com

SEVGİ FASLI

Önce bir insan Allah'ı sevmeli
Çünkü inanan sever sevdiğini.
O'nun Resulü Muhammed (SAV)demeli
Çünkü inanan över sevdiğini.


Allah'ı tanıyın Kur'ân'a uyun
Aşkını yanan kalbinize koyun
"Allah,Allah!"Desin,derinden duyun
Çünkü inanan sever sevdiğini..

Gülümseyen yüzde sevgi sefâdır
Bazan derde derman olan vefâdır
O kadar hassas olmazsa cefâdır
Çünkü inanan sever sevdiğini..

Gönül ihram giymiş,gonca gül beyaz
Ömrün her sayfasına sevgiyi yaz
Yaratanı ne kadar sevsen de az
Çünkü inanan sever sevdiğini..

Bu bir kısmet,sevginin yoktur yaşı
Gönül çağlayanında döner başı
Sevgi bazan üç beş damla göz yaşı
Çünkü inanan sever sevdiğini...



NUR ŞAİRİ ( Zeyrek TATLIBADEM)

































BİRAZDA BU YANDAN

Tut elinle burnun sıkı sıkıya,
Bak iki gözün arasında mübarek.
Çok hassas yaratılmış her kokuya,
Tartsan beş-on gram etten ibaret.

Her varlık bambaşka burunla yaşar
Az yerinden oynasa görmen şaşar
Bazan iki kanaldan akar,taşar
Senin görevin silmekten ibaret.

Rabbim tam da orta yere kondurmuş
İçin seyrettin mi ? ılla doldurmuş
Almış her kokuyu,tozu durdurmuş
Senin işin düşünmekten ibaret.
Hele az sağa ya sola kaysaydı
Ya alnın tam ortasında olsaydı
Ya da bozulup bir ömür aksaydı
Şükret O'na ,davan bundan ibaret..

Kulakların çıkan her sesi duyar
Rabbim kıvrım kıvrım ortasın oyar
Sebebi var ki iki yana koyar
Aslı etten,kıkırdaktan ibaret.

Diş ezer,üğütür,çiğner çeneniz
Apayrı düzen gırtlak,boğaz,geniz
Havayla çalışır ses telleriniz
Çıkardığınız ses bundan ibaret.

Midede asit yediğin eritir
Upuzun bağırsak atık üretir
Nasıl fabrika ? sor,haber getir
Sade şunlar sanatından ibaret.

Sen iste ilim aynasına koyayıım
Böyle Rabbimin sanatın diyeyim
Hepsi muhteşem hangisin sayayım
Baştaan sonaa rahmetinden ibaret...

NUR ŞAİRİ (Zeyrek Tatlıbadem)






BAKMIYOR-GÖRMÜYOR MU SUNUZ ?

Koca kainat, muhteşem ay,güneş,
Şu semavata bakmıyor mu sunuz ?
Dağ,deniz,dünya döner,içi ateş,
Biraz aklınız takmıyor mu sunuz ?..

Sıra sıra yıldız nasıl da dizilmiş ?
Seyret ayı gelin olmuş süzülmüş
Kudretten el,kandil gibi asılmış
Direksiz göğe bakmıyor mu sunuz ?

Kainat belgesel,O'nu anlatır
Hele bir anla ruhunu inletir
Rabbim makam makam ayet dinletir
Kulağın açıp duymuyor mu sun ?

Şu ağacın gövdesi damar damar
Ademden beri çamurlu su emer
Renk ayrı,tad ayrı meyvesin sunar
Dalın ucunda görmüyor mu sunuz?

Çiçek, meyve..Tek tek say;burun koklar
Kulak duyar,işitir gözde bakar
Dil tatlı,tuzlu emer,acı yakar
Hepside etten bakmıyor mu sunuz ?

Biraz oynatın şu parmağınızı
Kesilip atılan tırnağınızı
Başınızda bir tek tel kılınızı
Nasıl yapmış düşünmüyor mu sunuz ?

Şimdi nefsimize harbi soralım
Nedir davamız?gerçeğe varalım
Her varlığa bakıp kafa yoralım
ALLAH vardır,anlamıyor mu sunuz ?

Her zaman,her yerde gör,ALLAH vardır
O'nu doğru anlatan Kur'ân vardır
Habibi Muhammed Mustafa (SAV) vardır
Açıp KUR'ÂN okumuyo mu sunuz ?..


NUR ŞAİRİ /zeyrek TATLIBADEM)

HAYVAN DEĞİL İNSANSIN

Uçan sinek kaçan böcek değilsin
Süt veren sarıkız inek değilsin
Haşa dört ayaklı binek  değilsin
Biraz düşünsen, şükretsen olmaz mı ?

Ne çalı, ne diken, ne de ot yersin
Odun, kütük değil, insanım, dersin
Sen iki ayak üstüne gidersin
Biraz düşünsen, şükretsen olmaz mı?

Ne ahıra ne de kümese girdin
Ne de tavuk gibi yumurta verdin
Hergün yedin, içtin sonra geğirdin
Biraz düşünsen, şükretsen olmaz mı?

Bölmeyi sever toplama bilmezsin
Arıya benzemezsin, bal vermezsin
Yatar uyur tarlaya gelmezsin
Biraz düşünsen şükretsen olmaz mı?

Elin ayağın var yolda yürürsün
Kulakla duyar, gözünle görürsün
Burnun niçin, neden yerde sürürsün
Biraz düşünsen, şükretsen olmaz mı?

Aklın varsa güzel kelam dinlersin
Hayırdan, şerden dem vurur anlarsın
Allah'tan korkar, günahtan inlersin
Biraz düşünsen şükretsen olmaz mı?

Kedi ''mır mır'' eder, ''Ya Rabbim'' çeker
Bülbül güle aşık hasretlik çeker
İnsan şükreder, zikir, tevhid çeker
Biraz düşünsen şükretsen olmaz mı?

İnsan nerden geldiğin soruşturur
Aklı, fikriyle bilgi yarıştırır
Okur, öğrenir de kitap karıştırır
Biraz düşünsen şükretsen olmaz mı?

Allah vardır,birdir boş lafı bırak
İşte iman ,açık bir kapı bırak
Şeytana lanet,gel inadı bırak
Biraz düşünsen olmaz mı ?

Nur Şairi ZEYREK TATLIBADEM

ŞEKER VE BİZ

ŞEKER VE BİZ
(BİR ŞEKER HASTASINDAN SİZLERE)

Günümüzde insanların en çok şikâyetçi oldukları rahatsızlıkların başında gelen şeker hastalığı (Diyabet) Tip 1 ve Tip 2 diye ikiye ayrılmaktadır. Aslında şeker hastalığı ilerledikten sonra vücudumuzun dolaşım ve damar hastalıklarının sebebidir. Çoğumuz kulaktan dolma bilgilerle şeker hastalığına çare diye her önüne gelenin tavsiye ettiği etiketli, etiketsiz ayrıca internet ve TV kanallarında bol bol reklamı yapılan, içeriği belirsiz karışımları bilinçsizce kullanılmaktayız ve bunun sonucu olarak da fayda yerine zarar görmekteyiz.
Sizlere bu yazıyı uzun araştırmalar ve bilimsel verilerin ışığı altında açıklamaya çalışacağım. Çünkü bende bir şeker (Diyabet) hastasıyım.
İlk önce, hastalığın belirtilerinden çok evlerimizde, bütün tatlı, unlu mamullerin içine koyduğumuz beyaz kristalize ve toz şeklindeki -benim deyimimle tatlı zehir ŞEKER- hakikatte nedir, ne değildir? Prof.Dr. Canan Karataylı hocanın kitabından çıkarmaya çalıştığım notlar ışığında bilgi ve görüşlerinize bu bilgileri sunacağım.
ŞEKER ve şekerden mamul tüm ürünler, tatlandırıcılar sofralarımızda yenilen tatlılar, içtiğimiz çay, çocuklar sevinsin diye verdiğimiz her türlü şekerli yiyecekler ve şeker karışımı ile yapılan fabrikasyon hazır yiyecekler şekerci dükkânlarında vitrinleri süsleyen renk renk, albenili, şekilli şeker ürünleri ve bayramlarda adet olmuş her türlü misafir şekerlerinden vazgeçeceğinizi sanmıyorum ama doğruda yapmadığımızı biliyorum. Bu güne kadar bilerek veya bilmeyerek hoşumuza gittiği için, ağzımızı tatlandırdığı için sevdiğimiz ŞEKER; doğruyu konuşan bilim adamlarınca tatlı, beyaz zehir olarak tanımlanır.
Şimdi şöyle bir soru soralım kendi kendimize: Limon dahil bütün meyvelerde ŞEKER olduğunu biliyor muyuz? Meyve yenildiğinde vücuda şeker girmiş demektir ki bu da insülin direncinin başlamasıdır. Bilhassa sıkılmış meyvelerin lifleri parçalanmış, posalı özelliği kaybolmuştur. Bu Meyve sularını içince kan şekerimiz ve insülin hızla yükselir. Meyve şekeri olan “Fruktoz” şekerin en tehlikelisidir. Obezitenin nedenlerinden birisi de aşırı tüketilen yapay ve doğal meyve sularıdır. Ne kadar faydalı olduğunu bilsekde meyve yenilince ŞEKER yenildiğini bilhassa diyabet hastaları hiç unutmamalıdır. Elma yenildikten sonra mide ezilmesinin sebebi onun şekerinden kaynaklanmaktadır. Meyve sıkılınca posası yok olduğu için meyve suyu içilince de mide ve ince bağırsağın başlangıcında hızla emilip ŞEKER olarak kana karışır. Kısa bir süre sonra acıkma hissimiz gelişir ve bundan sonra da karaciğerimiz şekerle yüklenir ve karaciğerin yağlanması hızlanır.
Sözde beslenme uzmanları tarafından sayfalar dolusu faydası anlatılan ve yazın bol bol yediğimiz kavun, karpuz, taze incirde glisemik değerler çok yüksektir. Bu meyvelerde bulunan meyve şekeri olan “Sukroz” yenildiğinde kan yağı, trigiliseride dönüşür ve yağ olarak vücudumuzun belli yerlerinde depolanır.
Bilhassa bizim aile-toplum kültürümüzde meyve genellikle gece yatmadan önce veya misafir varsa çay, kahve faslından sonra saat 21-22 gibi meyve ikram edilir. Bir de 2-3 çeşit meyveden sonra arkasından tatlı geldiyse gerisini siz düşünün artık. Bundan sonra ben niye kilo veremiyorum, yağlarım erimiyor diye şikâyetlerimiz boşunadır. Elbette sözüm yine şeker (diyabet) hastaları içindir. Sözü bir başka tatlı zehir olan bala getirmek istiyorum. Sağlıklı insanlar balı yiyebilirler. Ancak, diyabetli, obez, kilo sorunu yaşayanlar dikkat etmek zorundadırlar. Biz balı bu güne kadar en doğal besin olarak bilirdik. Ama şu gerçek ki günümüz şartlarında çeşitli şüpheler altında üretilen ballar tam bir şeker deposudur. Şeker (Diyabetli) hastası kardeşim, şekerin en tatlı zehir olduğunu hiç ama hiç unutmamalıdır.
Bal, diğer şekerli tatlılar, asitli asitsiz meyve suları ve bilhassa asitli içecekler boş bir enerji kaynağıdır. Özellikle beli kalın göbekli kişiler hiç tüketmemeli hatta sofra ve dolaplarından kaldırmalıdır. Meyve şekeri olan “fruktoz” kaynatıldığı veya ısıtıldığı zaman “reçel, pekmez vb.” en tehlikeli trans yağına dönüşür. Şekerin neden olduğu dejenaratif hastalıklar oluşur.
EN TATLI ZEHİR ŞEKER NELER NELER YAPARMIŞ?
Şeker; vücudun mineral dengesini bozar, krom eksikliğine neden olur. Bakır, kalsiyum, magnezyum emilimini bozar. Kandaki E vitamini azaltır. Kandaki büyüme hormonunun düzeyi azaltır. Protein yapısına zarar verir. Dokular esnekliğini kaybeder. DNA yapısında zarara yol açar. Bağımlılık yapar. Vücudun bağışıklık sistemini zayıflatıp yıkar.
Kanser ve yaşlanmanın temel nedeni ŞEKERDİR. Yaraların ve hastalıkların iyileşmesini geciktirir. Beyinde Alfa, Beta ve Tetra dalgalarını bozabilir. Depresyona neden olur. Baş ağrısı ve migreni çoğaltır, dikkatsizliği başlatır. Görmeyi bozar, sonra körlük yapar, uzağı görememenin nedenlerindendir. Katarak oluşturur.
Tükürük asitlerini artırır ve diş çürümelerini başlatır. Diş ve diş eti hastalıklarının nedenlerinde ŞEKER tüketimi aranmalıdır. Cilt kırışıklığı yapar. Erken yaşlanmaya neden olur. Gebe kadınlarda kan zehirlenmesi yapar. Çocuklarda konsantrasyon bozukluğuna neden olur. Okul çocuklarının başarısızlıklarının temelinde aşırı şekerli gıda tüketimi vardır. Çocuk felci riskini artırır. Vücutta su tutulmasını hızlandırır. Kilo almayı başlatır, şişmanlık ve obeziteyi arttırır. Açlık kan şekerini hep yüksek çıkartır.
Diyabete neden olur, kalp ve damar hastalıklarının sebeplerindendir. Kanı çabuk pıhtılaştırır. Damar tıkanıklığına neden olur. Safra taşı yapar, böbreği büyütür, böbrek taşı yapar, hazımsızlık nedenlerindendir. Bağırsak hareketlerinin düşmanı ŞEKER tüketimindendir. Bacaklarda varis oluşturur. Alzheimer ve epileptik, Parkinson hastalığı olan kişiler takip edildiğinde ŞEKER tüketiminin fazla olduğu görülür. Her türlü kanser hücresini besler. Pankreası yağlandırır.
Mide ve safra yolu kanserini tetikler. Meme, yumurtalık, prostat ve kalın bağırsak vb. kanser hastalıklarının çoğalmasını bilim adamları ŞEKER tüketimine bağlamaktadır
Akciğer kanserin oluşması meyve şekeri olan “Sükroz”, şurup, pekmez tüketiminden kaynaklanmaktadır. Yukarıda sıralanan bilgiler boş birer nazariye olmayıp bu konuda ciddi ihtisas ve araştırma yapmış tıp otoritelerinin ortak araştırma sonuçlarından çıkan gerçek verilerdir. Abartma ve korkutma yoktur. Bu noktada ya özgür bilime inanacağız, kaynakları yerinden araştırıp inceleyeceğiz ya da yılların verdiği vazgeçilmeyen bir alışkanlık olan ŞEKERİ tüketmeye devam edeceğiz.
Sonuç olarak biraz nefes almak istiyorsak günlük en az 20 dakikadan başlayarak yapacağımız egzersizler ve yürüyüşlerle vücudumuzda bulunan birikmiş yağ ve şekeri azaltabiliriz. Egzersizleri 40 dakikaya çıkarırsak ve bu süreyi geçersek karaciğerde biriken yağlar yakılır kan şekerine dönüşür ve lazım olan enerji buradan temin edilir. Bu egzersizler haftalık belli bir düzen içerisinde olursa gerçekten rahatladığımızı hissederiz. Yapılan bu egzersizler fiziki aktiviteleri sağlamamız için çok önemlidir. İleri yaşlarda çıkan hastalıkların sebeplerinden biri de trans yağlar olarak belirtilen ayçiçeği, mısır özü, pamuk yağı vb. yağlardır. Bu yağlar çok doymuş omega- 6 yağı olarak bilinir sağlığımızı sinsi sinsi tehlikeye sokar. Ayçiçek ve benzeri yağların kutularının dibinde bırakılan artıkları bir süre sonra parmağımızla yokladığımızda plastiğe benzer madde olarak görürüz. Bu örnek ne yediğimiz açısından bizlere bir fikir vermiş olur sanırım.
Yukarıda ifade edilenlerden hareketle yüzyıllardır atalarımızın kullandığı doğal tereyağı, zeytinyağı, kuyrukyağı, balık yağı bu yağların en sağlıklısıdır. Bu güne kadar bizlere bunların ne kadar tehlikeli olduğunu anlattılar.
Zeytin ve fındık yağı (Omega 9) çok sağlıklı yağlardır. Gönül rahatlığıyla bu yağları tüketmeliyiz. Bizleri yıllardır kimyasal ilaçlara bağımlı hale getirenlere sırtımızı dönelim. Gerçek bilimin sesini dinleyelim. Çünkü bu yağlar Tip 2 ŞEKER hastalığını önler ve tedavisini kolaylaştırır. Ayrıca en az haftada bir su bardağı karışık kuru yemiş veya tuzsuz kavrulmamış yer fıstığı tüketilirse şeker hastalığı riski azalır.
Seçmek ve karar vermek size ait. Bilgilerinizi tekrar kontrol edin! Yanlış diyorsanız buyurun siz araştırın. Herkes tedbirini alsın! Sağlıklı günler hepinizin olsun. İnşallah Rabbim bütün hastalara Şafi ismiyle şifa verir.

Kaynakça:
1.Richard Bj. Richard, MG Mastering Leptin Welilaes Resources Books Publiser 2 nd ed USA 2005
2.Emig Mary.Fallon Sally.Eat Fat Lose Fat. The Healthy Altenative to trans Fats.Penghin Books Lta.London WC2R ORL. England.2006
3.Allpoct S.The Queen of Fatr Why Omega 3s were Removed from the Western Diet What We can do to Reaplace them University of California Press. California London 2006
4. Prof.Dr. Canan Efendigil Karatay, Karatay Diyeti (İst. 2011 Hayy Kitap)


NUR ŞAİRİ ZEYREK TATLIBADEM
MART 2012

VAR SENİN

Namazda niyazda adın andığın
Allah resulû habibin var senin.
Sözlerine tastamam inandığın
İki cihanda serverin var senin.

Ey gafil biçare arama boşa
İstersen yorul,tekrar dön başa
Son peygamber bu,yolundan git, yaşa
Ateşten kurtulma şansın var senin.

Eedeple oturup kalkmasından
Etrafına hayayla bakmasından
Uzanıp yatağına yatmasından
Örnek alacağın rehberin var senin.

Gıybet,dedikodu,bühtandan kaçan
Yalansız,riyasız sözün açan
Oturup üç yudumda suyun içen
Takip ettiğin önderin var senin.


Bir lokmasın üçe,dörde bölen
Yerinde konuşup susmasın bilen
Cesaretli,kahraman en önde gelen
İşte böyle tek liderin var senin.

Allah için ardından gideceğin
Beş vakit salat-selam edeceğin
Ümitle şefaat isteyeceğin
Şanı yüce peygamberin var senin.

Allah'ın adıyla yazılır yazı
İns,cin,melekler,yer,gök,alem razı
Olabilir,sevmeyenler vardır bazı
Allah affetsin günahın var senin.

Allah'ın son peygamberi,habibi
Başımızın tacı,gönlümüzün tabibi
Şu alemin yaratılma sebebi
Ahmed,Muhammed Mustafan var senin...



NUR ŞAİRİ (Zeyrek Tatlıbadem)

GÜZEL İSİMLER

Doğunca çocuk güzel isim koyun
Müslümanın adı güzel olmalı.
Ne diyor bakın, peygameri duyun
Müslümanın adı güzel olmalı.

Haydi Bismillah ilkine Adem de
Muhammed demiş amcama dedemde
Sonra karar kıl Hasan,Hüseyinde
Müslümanın ismi güzel olmalı.

Zeynep,Ümmü Gülsüm,Haticeler
Betüller,Fatımalar daha niceler
Nura boğulsun karanlık geceler
Müslümanın adı güzel olmalı.

Elif önce,Elif Kur'ân'a özel
İbrahim,İsmail Yusufla güzel
Yakışır mı Corc,Meri,Tolga,Ezel
Müslümanın ismi güzel olmalı.

Ebubekir,Ömer,Osmanlar olsun
Yeterki Müslümanın ismi yer bulsun
Kurban olayım Aliler dolsun
Müslümanın adı güzel olmalı.

Meryeme n'olmuş bırakın Gizemi
Su içince hatırlayın Zemzemi
Amine diye çağırın teyzemi
Müslümanın ismi güzel olmalı.

Bilmem keder mi,elem mi,neşe mi ?
Dikkat çektim,belirttim endişemi
Örnek alın Hazreti Aişemi
Müslümanın adı güzel olmalı.

Sanki isim kalmamış.Jale,Oya
Ne demek Atilla,niçin koş Kaya?
Hayır olsun,hayra yorulsun rüya
Müslümanın ismi güzel olmalı.

Gül neyse,Bahar öksüz kalmaz mı ?
Yaprakda güzün sararıp solmaz mı?
En güzel FATIMA ZEHRA olmaz mı ?
Müsümanın adı güzel olmalı.

Amca oğlu,hem damadı Ali,
Haydar-ı kerrar ilmin şehri ALİ
Alllah'ın arslanı kahraman Ali
Müslümanın ismi güzel olmalı...


NUR ŞAİRİ (zeyrek TATLIBADEM)

ŞEFAAT YA RESURULLAH !

Mekke neresi,Medine neresi ?
Canım kuran olsun ya Resurullah!.
Bu kutlu sevdanın sensin adresi,
Yaşayan Kur'ân'sın ya Resurullah!.

Doğup,büyüdüğün müabarek elleri
O gezdiğin,yürüdüğün yolları
Sahabendir Medinenin gülleri
Hep koklayacağım ya Resurullah!.

Sora sora yeşil kubben bulayım
Üzerinde bir uçan kuş olayım
Âl ve ashabına selam salayım
(E)Selamünaleyküm ya Resurullah!.

Ravzanın kapısından gireyim
Cennet bahçesine yüzüm süreyim
Ağlayarak Rabime yavarayım
Şefaat dilerim ya Resurullah!.

Şükürle alnım secdeye koyayım
Sâlat-u selâmla duaya doyayım
Ayet ayet Kur'ân'dan okuyayım
Razı ol ya Rab,duy ya Resurullah!.

Önce sevdiğim Allah,sonra sensin
Ben doyamadım ne denirse densin
Zikirde,namazda,tesbihimdesin
Ben sana muhtacım ya Resurullah!.

Huzurunda gönlü kaynayan ağlar
Bunu ancak kokunu alan anlar
Dolar taşar,gider,gelir milyonlar
Yine geleceğim ya Resurullah!.

Seni andıkça gözüm buğulanır
Dilim tutulur, basiretim bağlanır
Durup duruken de nasıl ağlanır?
Ancak Allah bilir ya Resurullah!...


NUR ŞAİRİ (ZEYREK TATLIBADEM)

SEVEN YOLUNA ÖLSÜN

Sen bizim sevgili efendimizsin
İmandan naspsiz olan ne bilsin
Çöle inen rahmet peygambersin
Salât-u selâm olsun,
Salât-u selâm olsun ya Muhammed..!(SAV)

Geceyi nura boğan şems gibisin
Allah'a yemin olsun ki Nebisin
Allah'ın Habibisin,sevgilisin
Bilmeyenler öğrensin,
Duymayanlar öğrensin ya Muhammed..!(SAV)

Alem huzur buldu,çünkü eminsin
Sana ümmet olan güller sevinsin
Köpükten kabaran öfkeler dinsin
Adalet yerin bulsun,
Hak,hak yerin bulsun ya Muhammed..!(SAV)

Günaha bulanmış hayatlar gelsin
Gözler açılsın,kulaklar dinlesin
Kur'ân okunsun,gönüller inlesn
Sen yaşayan Kur'ân'sın,
Sen yaşayan Kur'ân'sın ya Muhammed..!(SAV)

Mü'min mü'mine kardeştir bilinsin
İnananlar birbirine güvensin
Cem olsun,omuz omuza gelinsin
Müslümanlar çoğalsın,
Müslümanlar çoğalsın ya Muhammed..!(SAV)

Nesepten İbrahim Halilullah'sın
Nebiler nebisi Resurullah'sın
Ne büyük saadet,gözden yaşlar aksın
Bu fakir seni övsün,
Bu aciz seni ansın ya Muhammed..!(SAV)

Seni bilmeyene yazıklar olsun
Gafiller,Ebu Cehiller üzülsün
Koklamaya kıyamam amma gülsün
Bu şair kurban olsun,
Seven yoluna ölsün ya Muhammed..!(SAV)
ZEYREK yoluna ölsün ya MUHAMMED..!(SAV)


Zeyrek TATLBADEM (NUR ŞAİRİ)

KADER AYNASI


Altıbin mızrak arasında
Kalem kaşlı yiğit,susuz bir aslan
Şehitler serdarı şah-ı Hüeyin
O ki kumların gördüğü son süvari
Fatıma'nın gözbebeği
Peygamber torunu can Hüseyin.

Yürekler gümbür gümbür atmakta
Gözlerinde altıbin kişinin kanlı yaş
Yanaklarından sicim sicim akar.
Durdurmuş kainat dönmeyi sanki
Olacaklar belli,gözler yere bakar.
Son süvari at üzerinde can Hüseyin..

Haykırdı uzaktan uğursuz mu uğursuz biri
Gösterdi parmaklar hain Şemiri
Üzerine oklar,mızraklar yağdı
Aç sırtlanlar,çakallar şuursuz saldırdı
Fışkırdı aktı al kızıl kanlar Kerbelaya
Düştü canım can Hüseyin atından şu sahraya
Hıçkırmakta yer,gök,yatar yerde can Hüseyin..

Vücuduna peygamber torununun alçakça
Saplandı tam otuz üç hainin mızrağı
Sanki dondu kaldı sahra ,feryat etti
Yer, gök bile inledi şu katliama açıkça
Neden,nerden,niçin bu kin ihtiras rüzgarı esti ?
Sonra hain uğursuz bir el başın kesti
Saçları kanına bulanmış ah,can,can Hüseyin...

Kerbela acı,Kerbela bir hüzünlü,kanlı sancak
Nerdesin ey Ali,hani Fatıma ağlasın ehl-beyt ancak
Rabbim,habibin,Rasulün korumaz sevmezmi ?
O Allah ki yaratandır her şeyi bilmez mi ?
Bu acı Müslümana yeter,imtihandır kader-i ilahi
Kader aynasında Cennet-i alâdan bakar mazlum can Hüseyin...

OLAMAZSIN(Nurcuyum diyenlere)


İnanıyorsan kıyamet gününe
Çok gülen,boş konuşan olamazsın.
Öğrenip sarılmalısın dinine
Şeytanlara yanaşan olamazsın..

Oturduğun meclis Kur'an bilmeli
Dersiniz edep,erkan,haya demeli
Helalinden kazanıpta yemeli
Haramlara çalışan olamazsın..

Doğru konuş ki sözünde dinlensin
Bundan kötülük gelmez bellensin
Düşmanların bile sana imrensin
Günahlara bulaşan olamazsın..

Dayayacaksan sırtın Hak'ka daya
Gözün aç Kur'an,sünnet,icmaya
Salât eyle Muhammed Mustafa'a
Çöplüklerde dolaşan olamazsın..

Gel kainatı seyret gönül kırma
Besmele çek,Allah'ı anlat,durma
Şu eften,püften işlere yorulma
Hayallerle oynaşan olamazsın..

Yatıp durma,ömür kısa,vaktin az
Gel hizmete,üşenme,eyleme naz
Anlayşın,izanın varsa biraz
Gözün şaşı,mayışan olamazsın



NUR ŞAİRİ (Zeyrek Tatlıbadem)

KÜRT - TÜRK KARDEŞTİR

Örnek olsun yürüyelim kol kola,
Elhamdülillah Müslümanız gardaş.
Kürtte,Türkte el ele hep bir ola,
Takvadır tek üstünlüğümüz gardaş.

Yaramızı bağladık,merhem sürdük
Komşu olduk aynı kapıdan girdik
Allah'ın emri,kız alıp kız verdik
Yedi sülale akrabayız gardaş.

Yeri geldi yardan,serdende geçtik
Birbirimize karşı kucak açtık
Bir kaptan beraber yedikte içtik
Şimdi emmi,dayı,yiğeniz gardaş.

Aynı yatakta sırt sırta uyuyduk
Geceleri aynı rüyayı gördük
Bacı, kardaş olduk böyle büyüdük
Kalmadı ayrımız gayrımız gardaş.

Allah'ımız bir,peygamberimiz bir
Ezanımız,camimiz,kıblemiz bir
Duamız,zikrimiz bir,Kabemiz bir
Kürt,Türk Müslüman bir ümmetiz gardaş.

Adımız Ahmet.Mehmet anlayana
İnş'allah herkes gafletten uyana
Mezarlığımız ortak,hep yan yana
Eş dost beraber gömülmüşüz gardaş.

Biz çoktan zorlu engelleri aştık
Acımız,sevincimizi paylaştık
En sonunda hakikata ulaştık
Biz hileyi,düzeni bilmeyiz gardaş.

Sen Kürt,ben Türk n'olmuş,ne çıkar bundan
Uzak dur fitnesinden,fesadından
Kör şeytanlar çatlasın hasedinden
Irkçı değil Muhammediyiz gardaş.

Yarın güzel olsun,hülyalar kurduk
Hep kardaş kavgasına kafa yorduk
Önce nefsimize silleyi vurduk
Allah'tan başka inanmayız gardaş


Sen Bitlis'li Said Kürdiyi dinle
Yazdığı Risale-i Nur'u anla
Çözülmez düğümler şu akan kanla
"IRKÇILIK ŞİRKTİR",inanmışız gardaş.

Et tırnağız,vallahi ayrılmayız
Biz şeytana,nefsimize uymayız
Karnından konuşanları duymayız
Elimiz açtık,duadayız gardaş.
Biz uyandık keko,uyanmışız kardaş...


NUR ŞAİRİ (ZEYREK TATLIBADEM)